Kripto piyasasının büyüleyiciliği, her zaman sizin bilgi sınırınızı aşar.

BSC zincirinde "Binance Hayatı" adında bir Meme coin var; en çılgın zamanlarında piyasa değeri 5 milyar dolara ulaşmış, günlük işlem hacmi 410 milyon dolar — kesinlikle fenomen bir hit. Mantık olarak, proje ekibinin paraları sayarken kramp girmesi gerekirdi, değil mi?

Peki ya sonuç? Kurucu, token piyasaya çıktıktan 20 saniye sonra tüm varlıklarını satıp kaçtı ve toplamda 4000 dolar kazandı.

Dört! Bin! Dolar!

Yanlış görmüyorsunuz, ulaşması gereken milyarlarca servet, gözler önünde uçup gitti. Bu hareket, tüm ağda şaşkınlık yarattı.

Olay şöyle gelişti: 10 Ekim'de biri BSC zincirinde bu coin'i rastgele dağıttı, ön hazırlık yapmadı, pazarlama çalışması yürütmedi, sadece popülerlik kazanmak istedi. Kurucu muhtemelen aklında "Yine bir akış hesabı" vardı; eski usul, dağıtımdan 20 saniye sonra iki hamlede tüm tokenleri satıp rahatça kaçtı, 4000 dolarını cebine koyup bir sonraki projeye geçmek istedi.

Kim bilir birkaç saat sonra, Binance Hayatı garip bir şekilde piyasada dikkat çekti ve fonlar hızla akmaya başladı. Fiyat uçuşa geçti, sonunda piyasa değeri 5 milyar dolara ulaştı ve günlük işlem hacmi şaşırtıcı şekilde 410 milyon dolara çıktı.

Bu abimiz, fırsatı kaçırdığını görünce tamamen mental olarak çöktü. Sonra yaptığı hareket ise daha da çılgınca oldu — 359 taklit token yarattı, günlük ortalama 51 tane, o mucizeyi tekrar etmeye çalıştı.

Sonuç? Tam bir fiyasko, hiçbiri ayağa kalkmadı.

Ders niteliğinde bir "Susamı toplarken karpuzdan oldun" sahnesi. Bazen, vizyon gerçekten servetin küçük dilimlerini belirliyor.